40. YILA ÖZEL MÜZAYEDELER
Meslekteki 40. yılında ilk günkü heyecanı yaşayan ünlü Galerist Nihat Tokat
Müzayedelere başlıyor
Galeri ve sanat dünyasının duayeni ünlü Galerist Nihat Tokat, galericilikteki 40. yılında şaheserlerin yer aldığı bir koleksiyonun satışa sunulacağı canlı instagram müzayedelerine başlıyor. 40 yıllık galericilik serüvenine onlarca galeri ve yüzlerce sergi sığdıran Nihat Tokat, binlerce sanatçının eserlerini sanat piyasasına ilk tanıtan kişi olarak biliniyor. Ünlü galerist, bir dönem sıklıkla yaptığı Instagram ve Online müzayedelere ArtVizyon Gallery ile başlıyor.
Kırk yıllık galericilik serüvenine onlarca galeri ve yüzlerce sergi sığdıran Nihat Tokat, binlerce sanatçının eserini sanat piyasasına ilk tanıtan kişi olarak biliniyor.
Kütür ve sanat dünyasına yön veren önemli isimlerden biri olan Galerist Nihat Tokat, bir dönemde 7 galerisiyle İstanbul’da aralıksız sanat hizmeti vererek bu alanda neredeyse bir rekor sahibi. Hemen her gün bir galerisinde sergi açılışı yapan, deyim yerindeyse sanatla yatıp sanatla kalkan, 7 gün 24 saat sanat dünyasının nabzını elinde tutan Nihat Tokat, resim aşkını anlattı.
Ünlü Artdealer Nihat Tokat’ın 1998 yılında kurduğu NişArt Galeri’nin ismi, Prof. Dr. Tülin Onat tarafından tescillenmiş. Ünlü galerist, bugüne dek 2.500’ün üzerindeki sanatçı kadrosuyla ülkemiz sanat hayatına katkılarını artırarak yoluna devam eden NişArt Galeri’nin 7. şubesini bir dönem Amerika’da bile açmış, 2.700 metrekare sergileme alanına ulaşmıştı. Uluslararası arenada Türk sanatçıların eserlerinin sergilenmesine de imkan sağlamıştı.
Zorla gittiğim müzayede hayatımı değiştirdi
Bugüne dek yüzlerce yerli ve yabancı sanatçıya, koleksiyonere ve sanatsevere hizmet verdiniz. Galericilik maceranız nasıl başladı?
Ablam ve eniştemin zorlamasıyla 1984 yılında bir müzayedeye gittim. Ayaklarım geri geri giderek gittiğim bu müzayede, o genç yaşta tüm dünyamı değiştirecek bir iz bıraktı bende. Bu müzayede sonrasında sanata olan bakış açım 180 derece değişti. O günden sonra kısa sürede sanat dünyasını irdeleyen meraklı bir sanatsevere dönüştüm. Tabi önemli bir antikacı aileden gelmiş olmam da bu konuda galeri açma isteğimi tetiklemiştir. Sanatla haşır neşir olmaya başladıktan kısa süre sonra ilk galerimi 1998 yılında Ortaköy’de açarak bu sektöre profesyonel olarak adım attım.
Bir sanatsever olunca neden galericiliği kendinize meslek olarak seçtiniz?
1984-98 yılları arasında bazen bilerek, bazen de tesadüfi ciddi miktarda eser toplamıştım. Bu benim gençliğimin en önemli heyecanlarından biriydi. Sergileri dolaşmaya müzayedelere gitmeye sanata ve sanatçılara apayrı bir saygı, sevgi duymaya başladım. Ortaköy’deki ilk galerimden sonra Osmanbey’in daha uygun yer olacağını düşünüp galerimi oraya taşıdım. Daha sonrasında Teşvikiye ve Nişantaşı’nda galeriler açarak yüzlerce koleksiyonere eser temin etmeye başladım. Sonrasında Maçka, Kadıköy, Beşiktaş ve Bebek’te yeni galeriler açarak kendimi geliştirdim.
İstanbul galerileri size dar geldi ve bir dönem yurt dışına da açıldınız...
Evet, öyle de denebilir. Ocak 2017 itibarıyla Amerika’nın New York şehrinde bulunan Art Factory firmasıyla bir galeri açtık. Türkiye’den sanatçılarımızı götürüp sergiler açma ve yeni bir vizyon oluşturma olanağını sağladık. Sergilere gidenlerin memnuniyetleri bize doğru yolda olduğumuzu gösterdi. Sanat dünyasında bir galerici olarak önemli bir misyonum olduğunu söylüyorlar ve farkında olmadan bununla bana büyük bir sorumluluk yüklüyorlar. Bu sorumluluk bilinciyle dünya üzerindeki bütün sanat hareketlerini galeri ekibimle birlikte izlemeye çalışıp öğrendiklerimizi sanatçılarımızla paylaşıp onları bilgilendirmek bizi ziyadesiyle mutlu ediyor.
Galerilerinizde ne tür sanat eserlerinin sergilerini düzenliyorsunuz?
Galerilerimiz, farklı disiplinlerden heykel, resim, fotoğraf, seramik, enstalasyon, video art tarzında eserler üreten sanatçılarımızın eserlerine açık. Ancak şu sıralar daha çok resim sergileri düzenliyoruz. Türkiye’nin önemli eserler üreten sanatçıları ve hocalarının yanı sıra, yolun çok başında olan umut veren gençlere de ve farklı sanatçı profillerine de kapılarımızı hep açık tutuyoruz.
Sanatta nasıl bir misyonunuz var ve gelecekle ilgili projeleriniz nelerdir?
Bir galerici olarak misyonum, Türkiye gibi gerçekten sanatın ve sanat ürünlerinin satışlarının ağır gittiği bir ülkede yeni organizasyonlar yaparak, satışa endeksli sanatçıların moralini yükseltip, yaptıkları eserlerini koleksiyoner ve sanatseverlerle buluşturabilmek.
Galerilerinizdeki sergilere, sanatçılar ve eserlerine sanatseverlerin ilgisi nasıl?
Özellikle karma sergilerimizin açılış kokteylleri bir kulüp havası şeklinde geçiyor. Sanatçıların ve sanatseverlerin buluşma noktası haline gelen ve neredeyse her 10 günde bir düzenlediğimiz sergilerimiz gerçekten büyük ilgi görüyor. Kişisel sergilerimizde
gerek yazılı basın, gerek görsel medyadan çok ciddi destekler alıyouz. Uzun yıllar medyanın görmezden geldiği sergiler, artık gazetelerin, dergilerin ve internetin baş köşelerini süslüyor.
Yaklaşık 40 yıldır sanatla iç içesiniz. Başarılarınızın karşılığını alabiliyor musunuz?
Manevi anlamda gerçekten fazlasıyla karşılığını sanat bana geri verdi. Ayrıca çeşitli medya kanalları tarafından yılın galericisi seçilme onuruna eriştim. Bunlar gerçekten gurur verici. Üstelik bir törende “Yılın Sanatçısı” seçilen Devrim Erbil hocamla birlikte ödül almak çok keyifliydi.
Yorumlar
Yorum Gönder